
Antik Yunan felsefesinde, gerçek bir kuzey yıldızı anlamına gelen bir ‘telos’ kavramı vardı. Federal Rezerv [kısaca ‘Fed’; Amerika Birleşik Devletleri (ABD) Merkez Bankası] için telos, banka düzenlemesi değil, para politikasıdır. Bu nedenle, Fed’in büyük bir banka düzenleyicisi olmasını beklemek bir hatadır.
Banka düzenlemesini Fed’in elinden alıp kendi telos’ları haline getirecek bir kuruma vermek daha mantıklıdır.
Bu sorunun kanıtı, Fed’in Silikon Vadisi Bankası’nın (Silicon Valley Bank-SVB) çöküşünde bir banka düzenleyicisi olarak başarısızlığına ilişkin Nisan (2023) ayı raporunda açıkça görülüyor. SVB, faiz oranlarının düşük kalacağı konusunda büyük iddialara girdi. Güçlü bir düzenleyici kurum, SVB’nin bu riskleri korumasını zorunlu tutabilirdi. Riskten korunma elbette paraya mal olur ve bu, bankanın kârını ve yönetim ikramiye havuzunu azaltırdı. Ama bu koruma, faiz oranları yükseldiğinde bankayı koruyacaktı.
Biri, Fed’in oranları belirlerken faiz oranlarının yükselme olasılığına en çok uyum sağlayacağını düşünürdü. Ancak Fed, 2015 yılında SVB benzeri bankaların stres testlerine faiz oranı artışlarını dâhil etmeyi bıraktı ve bankanın hedge yapmasını zorunlu kılmadı.
Ancak daha derindeki sorun, düzenlemenin Fed’in en büyük önceliği olmamasıdır. SVB raporu, Fed’in beş temel işlevini listelemektedir: İlk olarak para politikası listelenir. Bireysel bankaların düzenlenmesi, Fed’in finansal istikrarı korumadaki rolünün altında ve ödeme sistemlerini işletme ve düzenlemedeki rolünün üzerinde üçüncü sırada yer alıyor. Başka bir büyük banka olan First Republic’in bu hafta başarısız olmasına da şaşmamalıdır.
İronik bir şekilde, Fed’in bankalar üzerindeki gücü, para politikasını yönetmedeki başarısının bir sonucudur. Fed Başkanı Paul A. Volcker 1980’lerde enflasyonu dizginledi. Alan Greenspan, 1990’ların ve 2000’lerin başındaki üretkenlik patlaması sırasında faiz oranlarını yönetmesiyle Volcker’i izledi. Bu başarılar, Fed’e bankacılık sektöründeki kuralsızlaştırmayı desteklemek için kullandığı ve şu anda düzenlemeye tabi tuttuğu mega bankalara yol açan muazzam nüfuz sağladı.
Fed’in düzenleyici başarısızlıklarına bir örnek: ABD Kongresi, 1994 yılında Fed’e yüksek faizli ipotekler üzerinde düzenleyici yetki verdi. Greenspan bu tür düzenlemelere inanmadı, bu nedenle Fed hiçbir şey yapmadı. Yüksek faizli ipotekler, mega bankalar da dahil olmak üzere tüm küresel finansal sistemi havaya uçurmayı başardı (gerçi adil olmak gerekirse, diğer birçok düzenleyici de batırdı). Ortalık yatıştığında Kongre, Fed’e Dodd-Frank Yasası kapsamında daha da fazla yetki vererek iki katına çıktı (tam kamuyu aydınlatma: Bu yasanın hem Senatör Christopher J. Dodd hem de Hazine Bakanı Timothy Geithner için hazırlanmasına yardım ettim).
Başkan Donald Trump, iki partinin de desteğiyle Dodd-Frank’ın bazı kısımlarını geri çektiğinde, Fed, bu kez ne zaman daha katı kuralların uygulanacağı ve ne zaman daha hafif bir dokunuşun kullanılacağı konusunda takdir yetkisi şeklinde bir kez daha yetki kazandı. First Republic ve SVB, Fed’in takdir yetkisine sahip olduğu iki bankaydı ve ne olduğunu görüyoruz. Fed’in SVB hakkındaki raporu, Fed’in SVB üzerinde “yeterince güçlü önlem almada başarısız olduğunu” söylüyor ve düzenleyicinin “karmaşık sorunları yumuşatan fikir birliğine dayalı kültürü” ile ilgili bir sorunu doğru bir şekilde tespit ediyor. Banka düzenlemesinde konsensüse meydan okuma yeteneği gereklidir, oysa Fed’in para politikası kültürü konsensüsü en önemli hedef olarak teşvik eder.
Fed, kendi başarısızlıklarını kabul eden ve reform vaat eden bir rapor için övgüyü hak ediyor. Fed’in banka denetiminden sorumlu başkan yardımcısı Michael Barr, bu karmaşayı miras aldı ve denetleme raporu dürüst bir değerlendirmedir. Ancak sorun şu ki, düzenleyici kurum kendi içerisinden düzeltilemez. Para politikası ‘telos’ olarak kalacak ve banka düzenlemeleri ikinci keman olmak için mücadele edecektir.
Başka bir yol bulunmaktadır. Amerika Birleşik Devletleri’nin birçok finansal düzenleyici kurumu vardır, açıkçası bu çok fazladır. Parasal Denetleme Ofisi ve Federal Mevduat Sigorta Şirketi gibi ajansların telos olarak bankacılık düzenlemeleri vardır. Bu ajanslar, bu önemli politika alanında liderliği üstlenmelidir. Bankaları düzenleme sorumluluğu ile bunu yapma misyonunun aynı hizaya getirilmesi, daha istikrarlı ve esnek bir finansal sistem yaratacaktır.
Kongrenin bu sorunu çözmesi gerekmektedir. Kongre, düzenleyici mandalın tekrar açılıp açılmayacağını tartışmak yerine, banka denetimini Fed’den en büyük önceliği düzenleme olan kurumlara kaydırmalıdır. Dodd’un nihayetinde Dodd-Frank haline gelen şeye ilişkin orijinal önerisi, SVB gibi bankaların düzenlemesini Fed’in dışına çıkarmıştır. Merkez Bankası gücünü bu değişimi engellemek için kullanmıştır. Başka bir başarısızlık turundan sonra, Fed daha az saygı görmelidir.
